ı Milli oydu Kuva-yı Milliye oydu. Hamas neyse Filistin’deki mücadele neyse Kurtuluş Savaşı da oydu” dedi.
OMÜ Öğrenci Toplulukları tarafından Filistin halkına destek için ‘İnsanlık İçin Yürüyoruz’ etkinliği düzenlendi. Cuma namazının ardından OMÜ Kampüs Camisi’nde toplanan öğrenciler ve öğretmenler buradan tekbirler eşliğinde Filistin direniş çadırlarının bulunduğu OMÜ Yaşam Merkezi’ne kadar yürüdüler.
“Gazze’de yaşananlar sadece Gazzelilerin değil bizim imtihanımız”
Filistin’de yaşanan zulme sessiz kalınmaması gerektiğini ifade eden Rektör Yavuz Ünal “Gazze’de yaşananlar sadece Gazzelilerin değil bizim imtihanımız. Aciziz aciz kaldık. Ancak ulaşmakta onlara yardım götürmekte aciz kaldık. Ancak buradan vereceğimiz sesin onlar için ruh olacağını onları güçlendireceğini dünyanın geleceğinde hala Müslümanların bir ümit olduğunu ortaya koyan bir hakikat bir ses bir duruş. Bu nedenle bu direnişi bu duruşunuzu kaybetmeyin. Bu duruşunuzu protestolarla bu duruşunuzu özellikle de ürünlere karşı yapılacak olan boykotlara onlara menfaat sağlayan onların çıkarını onların dünyadaki üstünlüğünü ifade eden her şeye karşı karşıt olarak bu duruşun sürdürülmesi gerekiyor. Aksi takdirde önce kaybeden Müslümanlar olacak arkasından da bütün insanlık kaybedecek. İnsanlık kıyamete kendisini zorluyor artık kıyameti hazırlıyor” diye konuştu.
“Hamas neyse Kuva-yı Milliye ve Misak-ı Milli oydu”
Hamas’ın verdiği mücadeleyi Kurtuluş Savaşı’na benzeten Rektör Ünal “Bu senaryo aslında bugün yaşanmıyor. Bizim milletimizin Kurtuluş Savaşı’nda yaşandı. Hamas’ın bugün terör örgütü olarak ilan edilmesi için bütün dünyada çaba harcanıyor. Hamas neyse Misak-ı Milli oydu Kuva-yı Milliye oydu. Hamas neyse Filistin’deki mücadele neyse Kurtuluş Savaşı da oydu. Bugün Kurtuluş Savaşı’nı yaşayan bir millet eğer Hamas’ın mücadelesini anlamayacaksa Hamas’a destek veremeyecekse çok konuşacak bir şey kalmıyor demektir. Onları en iyi anlayacak onlara en güçlü sesi verecek en güçlü desteği verecek ve veren liderimizden en alttaki vatandaşımıza kadar herkesin gönlünün Gazze’de olduğunu gönlünün Filistin’de olduğunu gönlünün özgür bağımsız ve dünyaya insanlık dersi veren bir Filistin devletiyle sonuçlanana kadar bu mücadelenin süreceğini ima etmek ikaz etmek ilan etmek gerekiyor. Bu nedenle Ondokuz Mayıs Üniversitesi olarak biz baştan itibaren durduğumuz yerde durduk hala aynı yerdeyiz” şeklinde konuştu.
“Tepki sadece Siyonist İsrail’e değil biri silahı veren diğeri de tetiği çeken”
Tepkilerin İsrail ile sınırlı olmadığına da değinen Ünal “Bu hareketin Batıda özellikle intifada olarak tanımlanması kampüslerde harekete geçmesi açıkçası bizim ümidimizi artırdı. İsrail’i soykırımcı lanetlenen bir milletin temsilcisi olarak İsrail’in çocuk kadın yaşlı mağdur hiçbir şeye bakmaksızın katlettiği katlederken soykırım gerçekleştirdiği ve bunun yanında en güçlü bir şekilde destek verdiğini ilan eden Amerika’nın bu süreç içerisinde yer alan Batı’nın bütün ülkelerinin aynı safta görünmesi gerekiyor. Hiç birisinin birbirinden farkı yok. Birisi tetiği çeken öbürü silahı veren. Dolayısıyla buradaki tepkinin sadece Siyonist İsrail olarak algılanması gerekiyor. Buradaki Siyonist İsrail’in havuzuna su taşıyan onun gücüne güç katan onun itibarını güçlendiren ne varsa varlık olarak güç olarak imkan olarak ne varsa tamamının kısıtlanması tamamının üzerine gidilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Etkinlik katılımcıların bir süre slogan atmasının ardından sona erdi.
",
Sondakika-haberleri net
Sondakika-haberleri net