Annesi Güllü’yü kasten öldürme suçlamasıyla gözaltına alınan Tuğyan Ülkem Gülter’in avukatları davadan çekildi. Güllü'nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter'in avukatları...
Annesi Güllü’yü kasten öldürme suçlamasıyla gözaltına alınan Tuğyan Ülkem Gülter’in avukatları davadan çekildi.
Güllü'nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter'in avukatları "Tuğyan'ın avukatlığını sürdürmeyeceğiz. Bizim açımızdan yeterli şüphe oluştu ve davadan çekiliyoruz." dedi.
"DOSYADA YETERLİ ŞÜPHE OLUŞTU"
Avukatların açıklaması şu şekilde: Dosyada halen kısıtlılık kararı var. Dosyada en ufak bir şüphe sezdiğimiz an dosyayı bırakacağımızı söylemiştik. Rahmetli Güllü'nün manevi mirası göz önünde bulundurularak Tuğyan hanım yönünden dosyadan çekilme kararı verdik. Bu Tuğyan hanımın suçlu olduğunu da suçsuz olduğunu da göstermiyor. Bizim açımızdan Tuğyan hanım nezdinde yeterli şüphe oluşmuştur. Dolayısıyla biz Tuğyan hanımın vekilliğinden çekiliyoruz.
İlginizi ÇekebilirSULTAN NUR ULU: TUĞYAN ANNESİNİ ATTI
CNN TÜRK İstanbul Haber Koordinatörü Nihat Uludağ, Sultan Nur Ulu'nun savcılık ifadesinde "Tuğyan kasten annesini pencereden aşağıya attı" itirafında bulunduğunu paylaştı.
Güllü'nün kızı Tuğyan neden korktu? 'Henüz gerçeği anlatan yok'5 ŞÜPHELİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Yalova'da, "Güllü" adıyla tanınan şarkıcı Gül Tut'un ölümüyle ilgili "kasten öldürme" suçlamasıyla gözaltına alınan kızı Tuğyan Ülkem Gülter, adliyeye sevk edildi.
Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'ndeki 6 katlı binanın teras katındaki evinin penceresinden 26 Eylül'de düşen Gül Tut'un ölümüyle ilgili Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında "kasten öldürme" suçlamasıyla gözaltına alınan Tut'un kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile olay günü aynı odada bulunan arkadaşı Sultan Nur Ulu'nun emniyetteki işlemleri tamamlandı.
'GERÇEKLER ÇIKACAK ORTAYA' DEDİ
Yurt dışına çıkış hazırlıkları yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınan Gülter ile Ulu'nun ifadeleri, Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Duygu Bayar Öksüz nezaretinde dosyada görevli 2 cumhuriyet savcısı tarafından İl Emniyet Müdürlüğünde alındı.
Gülter ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Adliye girişinde gazetecilerin, "Annenizi siz mi öldürdünüz?" sorusuna "Hayır. Gerçekler çıkacak ortaya." cevabını verdi.
"GÜLLÜ'YÜ BENİM KIZIMLA BİRLİKTE ATMIŞLAR"
Şarkıcı Güllü'nün ölümü ile ilgili cinayet mi kaza mı sorusunun cevabı merak ediliyor. Nihat Uludağ, ''Sultan Nur Ulu, Tuğyan Ülkem Gülter'in de arkadaşı, ama Güllü'nün koruyup gözetlediği bir isim. Arif Ulu, Sultan Nur Ulu'nun babası. Niye önemli? Çünkü Arif Ulu'nun tanık ifadeleri var. Arif Ulu'nun bir arkadaşına “Gerekirse ben kızımı 30 dakikada yurt dışına kaçırabilirim.” dediği iddia ediliyor. Arif Ulu'nun arkadaşına şöyle dediği iddia ediliyor. Bu da ses kaydına alınmış ve savcılığa tanık ifadesi olarak girmiş: “'Güllü'yü benim kızım ve Tuğyan ikisi birlikte atmış.” Tuğyan'ın kaldığı evde bulunan bir kişi de yine gözaltına alınan kişilerden.'' dedi.
SORUŞTURMADA SOMUT DELİLLER NELER?
Eğer bir itiraf gelmezse ya da çelişkili ifadeler verilirse soruşturma nereye evrilir? sorusuyla ilgili ise Uludağ, ''TÜBİTAK raporu, ses kaydı... Ses kaydında, orada ne yaşandı? İtme, kalkma, boğuşma sesi var mı gerçekten? Buna bakacaklar ve bu şu an savcılığın elinde. İkinci önemli fiziki delilden bahsediyorum: Bilirkişi raporu. Bilirkişi raporu içeriğinde az çok bilgi kamuoyuna paylaşıldı. Deniyor ki: “Yüksek oranda itme suretiyle düşme”. Ama yüksek oranda diyor. O da mutlak bir delil sayılır mı? Onu savcılık ve mahkeme takdir edecek. Üçüncüsü tanık ifadeleri. Dördüncüsü alınan ifadeler de çok önemli. Eğer orada bir itiraf gelirse soruşturmanın seyri değişecek. Eğer orada çelişkili ifadeler gelirse yine soruşturmanın seyri değişecek. Eğer bu beş ifade kayıtlarından ve bu beş fiziki delilden bir cinayet tablosu ortaya çıkarırsa, kasten öldürme ile ilgili mahkemeye sevk işlemleri yapılacak.'' değerlendirmesinde bulundu.
Son dakika: Mehmet Akif Ersoy’a jandarmada sorulan 11 soru! Aylık geliri ortaya çıktı
Kütahya'nın Gediz ilçesi Gökler beldesi mevkisinde özel bir işletmeye ait kömür ocağında üretim sırasında açığa çıktığı tahmin edilen karbonmonoksit gazından 5 ...
Kütahya'nın Gediz ilçesi Gökler beldesi mevkisinde özel bir işletmeye ait kömür ocağında üretim sırasında açığa çıktığı tahmin edilen karbonmonoksit gazından 5 işçi etkilendi.
İhbar üzerine bölgeye AFAD, jandarma, maden kurtarma ve sağlık ekipleri yönlendirildi.
Ekiplerin ve maden işçilerinin çalışmasıyla 5 işçi kurtarıldı.
İşçiler, ambulansla Gediz Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Madencilerden Mustafa Kalkan’ın (50) uzun süre gaza maruz kaldığı öğrenildi.
Haber Detay Görsel Slider Sultan Nur Ulu itiraf etti: Güllü'yü kızı Tuğyan Ülkem Gülter aşağıya attı Son dakika... Ukrayna'da Türk gemisine saldırı! Dışişleri'nden açıklama geldi
Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, Gençlerbirliği beraberliğinin ardından galibiyete yakın tarafın kendileri olduğunu bu sebeple beraberlikten dolayı üz...
Olay, dün gece saatlerinde Derviş Ali Mahallesi Draman Cami Sokak'taki 4 katlı binanın bodrum katında meydana geldi. İddiaya göre, dairenin salonunda bulunan ze...
Olay, dün gece saatlerinde Derviş Ali Mahallesi Draman Cami Sokak'taki 4 katlı binanın bodrum katında meydana geldi. İddiaya göre, dairenin salonunda bulunan zeminin yaklaşık 2 metrelik bölümü bilinmeyen bir nedenle çöktü.
Çökme sırasında panik yaşayan ev sahibi durumu itfaiye ve belediye ekiplerine bildirdi. Binanın içinde toplam 14 dairenin bulunduğu öğrenildi. Dairenin salonunda meydana gelen çökmenin nedeni, belediye ekipleri tarafından yapılacak teknik incelemenin ardından belli olacak.
Haber Detay Görsel Slider'OTURDUĞUM YERİN ZEMİNİ TOPRAKMIŞ'
Ev sahibi Havva Öztekin, "Dün gece evin tabanı yarım metre aşağı çöktü. Benim evde yürüdüğüm yer, toprak üstüymüş. Korktuk haliyle, evde yürürken bir anda ayağım aşağı indi. Ben 7 yaşından beri bu binadayım. Burasının zemininin toprak olduğunu bilmiyordum. Benim oturduğum yerin zemini toprakmış. Yan tarafımızda 7-8 sene önce yıkılan bir bina vardı. Orası yıkıldıktan sonra zemin alttan su aldı benim tahminim. Alttan su geliyordu, ben oraya bir şeyler yapıştırdım. Benim korkum eğer toprağın üzerine kolon yaptıysa müteahhit, bina olduğu gibi çökebilir. Sabah herkesi ayağa kaldırdım" dedi.
Güllü'nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter'in avukatları davadan çekildi: Yeterli şüphe oluştu Son dakika: Mehmet Akif Ersoy’a jandarmada sorulan 11 soru! Aylık geliri ortaya çıktı Kaybolduktan sonra ölü bulunan anne-oğul olayında dikkat çeken DNA detayı: Cinsel saldırı delili var mı?
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Genel Kurulu'nda, Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, bu yıl tüm zamanların 9 aylık gelir ...
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Genel Kurulu'nda, Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, bu yıl tüm zamanların 9 aylık gelir rekorunu kırdıklarını belirtti.
"2025 Ocak-Eylül döneminde turizm gelirimiz bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 oranında artarak 50 milyar dolara yükselmiştir." diyen Ersoy, yabancı turistlerin kişi başı gecelik harcamasının bu yıl 116 dolara yükseldiğini söyledi.
Bu büyümenin, en önemli hedeflerinden biri olan "nitelikli turisti ülkeye çekme" konusunda gerçekleştirdikleri ilerlemeyi ve istikrarı açıkça gösterdiğini vurgulayan Ersoy, yaptıkları çalışmalar sayesinde kasım itibarıyla 9 farklı sosyal medya platformunda 21 milyon 200 bin takipçiye ulaştıklarını kaydetti.
Türkiye'nin Michelin yıldızlı restoran sayısının 17'ye ulaştığını bildiren Ersoy, bu tablonun, Türkiye'nin gastronomideki yükselişinin ve dünya çapındaki değerinin güçlü bir göstergesi olduğuna dikkati çekti.
Yaklaşık 19 bin konaklama tesisinin sürdürülebilir turizm belgesi veya sertifikası aldığını belirten Ersoy, ayrıca, Türk turizminin artık dünyaya "yönetici ihraç eden" bir konuma geldiğini vurguladı.
Bakan Ersoy, 21 ayrı noktada halk plajı hizmete açtıklarını, 2026'da 7 ücretsiz girişli halk plajı daha açmayı planladıklarını dile getirdi.
Türkiye'nin, ülkede yürütülen yıllık 780 kazı ve araştırma çalışmasıyla bu alanda lider ülke konumunda olduğunu belirten Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2025 yılı itibarıyla 65 ilde 255 kazı alanında çalışma yapılmaktadır. Yabancı heyetlerce yürütülen 29 kazımızı da 12 aylık kazı programına dahil ederek her birine Türk Koordinatör Kazı Başkanı atadık. Gururla ifade etmek isterim ki bugün yerli ve milli Türk arkeolojisi, bütün insanlık tarihini aydınlatacak çalışmalara ev sahipliği yapmaktadır. 15 binden fazla envanterlik buluntunun gün yüzüne çıkarıldığı bütün bu arkeolojik çalışmalar için sadece 2025 yılında ayırdığımız kaynak miktarı 3,5 milyar liradır. Proje kapsamında, ilk 11 aylık süreçte 1200'den fazla uzmanın, 3 binden fazla çalışanın istihdam edilmesini sağladık."
Ersoy, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki varlık sayısının 22'ye yükseldiğini dile getirerek "2020 yılında UNESCO Geçici Listesi'ne kaydedilen Zerzevan Kalesi ve Mithraeum'un adaylık dosyası da 2026 yılında değerlendirilmek üzere Dünya Miras Merkezi'ne sunulmuştur. UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne eklenmiş varlık sayısı da 79'a yükselmiştir." ifadelerini kullandı.
Son dakika... 'İmamoğlu suç örgütü' davası başlıyor: İlk duruşmanın tarihi belli oldu"LABORATUVAR ÇALIŞMALARIYLA BU KARARLAR ALINDI"
Bu yılın 9 ayında onarım ve restorasyonunu tamamladıkları eser sayısının 101 olduğunu, yıl sonuna kadar bunun 121'e çıkarılacağını kaydeden Ersoy, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ndeki restorasyona ilişkin şu bilgileri verdi:
"Mimar Sinan'dan bu yana yapılan en kapsamlı restorasyon çalışması ile Ayasofya'yı hem koruyacağız hem de gelecek nesillere en sağlam şekilde ulaştıracağız. Bu noktada bir kez daha tüm restorasyon faaliyetlerimizde bilimsel yöntem ve uygulamalara bağlı kaldığımızı vurgulamayı gerekli görüyorum. Atılacak her adım, alanında uzman akademisyenlerimizin yer aldığı bilim kurullarınca belirlenmekte, yapılan her müdahale ve koruma işlemi kurul kararlarıyla uygulanmaktadır. Ayasofya'da yapının zarar görmemesi için bir yıllık hazırlık süreci ve 50'den fazla toplantı gerçekleştirildi. Oluşabilecek tüm sabit ve hareketli yüklerin statik hesapları, zeminlerde yükleme testi, zemin testi ve jeoradar taramaları yapılarak laboratuvar çalışmalarıyla bu kararlar alındı."
Hatay'da Eski Meclis ile Gastronomi binalarındaki restorasyon çalışmaları ile Kurtuluş Caddesi'ndeki kentsel tasarım uygulamalarının 2'nci etap çalışmalarını gelecek yıl başında tamamlayacaklarını anlatan Ersoy, "Tarihi Meclis binamızı aslına uygun olarak yeniden inşa ettik ve şimdi onu sanatla işlevlendireceğiz. Bu özel yapıyı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğümüze bağlı yerleşik bir sahne olarak hayata yeniden dahil edeceğimiz bilgisini sizlerle paylaşmaktan büyük memnuniyet duyuyorum." diye konuştu.
Kültür varlığı kaçakçılığıyla mücadeleye dair verilere değinen Ersoy, "2025 yılında yurt dışından iadesini sağladığımız 180 eser ile birlikte 2002-2025 yılları arasında yurt dışından getirilen eser sayısı 13 bin 448'e ulaşmıştır. Bunların 9 bin 133'ü ise 2018 yılı sonrasında ülkemize kazandırılmıştır." dedi.
Ersoy, bu yıl itibarıyla 217 müze ve 146 düzenlenmiş ören yerinin hizmet verdiğini belirterek "2025 yılı kasım ayı sonu itibarıyla Bakanlığımıza bağlı müze ve ören yerlerini yaklaşık 31 milyon 750 bin kişi ziyaret etmiştir." diye konuştu.
Bakanlığa bağlı kütüphanelerde üye sayısının 7 milyona çıktığını kaydeden Ersoy, kitap sayısının yıl sonunda 26 milyon 400 bine ulaşacağını dile getirdi.
Bakan Ersoy, Çanakkale Tarihi Alanı'nı 5 milyona yakın kişinin ziyaret ettiğini belirterek "Çalışmalarımızın neticesinde 15 şehitlik daha tespit ettik. Hamdolsun şu ana kadar bu şehitliklerin de 7 tanesi ihya edilmiştir." ifadelerini kullandı.
Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığının önemine işaret eden Ersoy, 111'i deprem bölgesinde olmak üzere, Türkiye genelinde 515 cemevinin bakım-onarım ve tefrişatını tamamladıklarını, buna ilişkin 380 sürecin ise devam ettiğini kaydetti.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünün faaliyetlerine yönelik bilgi veren Ersoy, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin en büyük sanat kurumu olan Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğümüz, 2024-2025 tiyatro sezonunda 99'u yerli, 138'i yabancı olmak üzere toplam 237 oyun sahnelemiştir. Gerçekleştirilen 6 bin 676 temsil ile 2 milyon 269 bin rekor seyirciye ulaşılmıştır. Bu sene 65'i çocuk, 236'sı profesyonel, 78'i geleneksel olmak üzere 379 özel tiyatro projemize toplam 97 milyon 216 bin lira destek sağladık."
Ersoy, sinema sektörüne sağlanan desteğin 490 milyon 894 bin liraya ulaştığını bildirdi.
"BU, TARİFSİZ BİR ACI"
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Ersoy, "Benim de iki evladım var. Evlatlarını, ailelerini kaybedenler oldu. Bu, tarifsiz bir acı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından yangının ardından 16 Nisan 2025'te birinci teftiş, 17 Haziran 2025'te yapılan ikinci teftiş sonuçlarına rağmen Bakanlık olarak bürokratlarımız hakkında Danıştay'ın aldığı karardan çok daha önce soruşturma izni verdik. Soruşturma izni verilmediği söylemi aslında gerçeği yansıtmıyor. Yargı süreci devam etmektedir." ifadelerini kullandı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Bakanlığın 2024 Yılı Denetim Raporlarında yer alan bulguların ağırlıklı olarak usule ilişkin hatalardan kaynaklandığını belirterek "Elbette, milletin emaneti olan bir makamda hataya küçük büyük ayırımı yapmamız söz konusu değildir. Dolayısıyla belirlenen hataların giderilmesi için ilgili Bakanlık birimlerimiz ivedilikle talimatlandırılmış ve bu konuya ilişkin işlemlerde son aşamaya gelinmiştir." dedi.
Son dakika... Ukrayna'da Türk gemisine saldırı! Dışişleri'nden açıklama geldi
Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 2 Kasım 2025’te evden ayrıldıktan sonra kaybolan ve 11 Kasım’da ormanlık alanda cansız bedenleri bulunan Huriye Helvacı ile oğlu...
Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 2 Kasım 2025’te evden ayrıldıktan sonra kaybolan ve 11 Kasım’da ormanlık alanda cansız bedenleri bulunan Huriye Helvacı ile oğlu Osman Yaşar Helvacı ile ilgili Adli Tıp Kurumu incelemeleri tamamlandı. Anne ve oğlunun ölü muayenesi Kastamonu Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nde, otopsi işlemleri ise Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi’nde gerçekleştirildi.
İlginizi ÇekebilirCİNSEL SALDIRI VE ZEHİRLENME BULGUSU YOK
Yapılan incelemelerde; hem Huriye Helvacı’da, hem de Osman Yaşar Helvacı’da cinsel saldırıya işaret eden herhangi bir travmatik bulguya rastlanmazken, zehirlenmeye bağlı ölüm şüphesini destekleyen tıbbi bir bulgu da bulunmadı.
ANNEDE HİPOTERMİ, ÇOCUKTA KAFATASI KIRIĞI
Adli Tıp Kurumu’nun değerlendirmesine göre, Huriye Helvacı’nın ölümünün soğuğa maruziyet (hipotermi) sonucu meydana geldiği tespit edildi. Vücut ısısındaki düzensizlik nedeniyle kişilerin giysilerini çıkarabilmesinin tıbben mümkün olduğu belirtilirken, Helvacı’nın vücudundaki sıyrıkların ise giysilerini çıkardıktan sonra ormanlık alanda yürümesi sırasında oluşabileceği kaydedildi. Osman Yaşar Helvacı’nın ise künt kafa travmasına bağlı kafatası kırıkları, kafa içi kanama ve beyin doku hasarı nedeniyle hayatını kaybettiği bildirildi. Yaralanmaların, olay yeri inceleme raporunda belirtilen kayalıklardan düşmeyle uyumlu olduğu değerlendirildi.
Haber Detay Görsel SliderDNA ÇOCUĞUN BABASIYLA UYUMLU ÇIKTI
Helvacı’nın giysilerinde bulunan sperm örneklerinin DNA profilinin, çocuğun babasıyla uyumlu olduğu, bu bulgunun herhangi bir cinsel saldırı delili oluşturmadığı ifade edildi. Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Kurulu, ölüm nedenlerini içeren ayrıntılı mütalaayı 10 Aralık 2025 tarihinde İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletti. Olayla ilgili soruşturma savcılıkça sürdürülüyor.
Son dakika: Asgari ücrette ilk toplantı sona erdi! İkinci toplantı için tarih belli oldu Dünyanın konuştuğu fotoğraflar! Trump, Epstein kurbanları ile yan yana Güllü'nün kızı Tuğyan neden korktu? 'Henüz gerçeği anlatan yok'
Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna'nın Çernomorsk Limanı'na yönelik saldırıda bir Türk şirketine ait yabancı bandıralı geminin hasar almasına ilişkin, "Bölgemizde dev...
Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna'nın Çernomorsk Limanı'na yönelik saldırıda bir Türk şirketine ait yabancı bandıralı geminin hasar almasına ilişkin, "Bölgemizde devam eden savaşın Karadeniz sathına yayılması ile deniz güvenliği ve seyrüsefer serbestisi bakımından daha önce kayda geçirdiğimiz endişelerimizin haklılığına işaret etmektedir." ifadesini kullandı.
Bakanlık, söz konusu saldırıya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Ukrayna'nın Çernomorsk Limanı'na yönelik bugün düzenlenen saldırıda bir Türk şirketine ait yabancı bandıralı geminin de hasar gördüğü belirtilen açıklamada, "Bölgemizde devam eden savaşın Karadeniz sathına yayılması ile deniz güvenliği ve seyrüsefer serbestisi bakımından daha önce kayda geçirdiğimiz endişelerimizin haklılığına işaret etmektedir." denildi.
Content Video - Ukrayna'da Türk gemisine saldırı! Dışişleri'nden açıklama geldiAçıklamada, ilk gelen bilgilere göre, gemideki personel ve tır şoförlerinin tahliye edildiği, saldırı nedeniyle zarar gören vatandaşın bulunmadığı, Odessa Başkonsolosluğunca gelişmelerin yakından takip edildiği ve vatandaşlara gerekli desteğin sağlandığı aktarıldı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
Alıntı MetniTürkmenistan'da diplomasi trafiği! Erdoğan ile Putin görüştü Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan'dan yurda döndüUkrayna'nın Chornomorsk Limanı'na Yönelik Düzenlenen Saldırı Hk. https://t.co/3cvCMlgFIB pic.twitter.com/ct4MRoA8NO
— T.C. Dışişleri Bakanlığı (@TC_Disisleri) December 12, 2025
AFAD duyurdu. Kıbrıs'ta 4.2 büyüklüğünde bir deprem oldu. Deprem yerin 9 kilometre derinliğinde oldu ve ada genelinde hissedildi. İşte AFAD deprem paylaşımı; #D...
AFAD duyurdu. Kıbrıs'ta 4.2 büyüklüğünde bir deprem oldu. Deprem yerin 9 kilometre derinliğinde oldu ve ada genelinde hissedildi.
İşte AFAD deprem paylaşımı;
#DEPREM
— AFAD Deprem (@DepremDairesi) December 12, 2025
Büyüklük:4.2 (Mw)
Yer:Akdeniz
Tarih:2025-12-12
Saat:20:20:18 TSİ
Enlem:34.74278 N
Boylam:32.39417 E
Derinlik:9.12 km
Detay:https://t.co/hF2m25e5YZ@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi
PROF. DR. OSMAN BEKTAŞ UYARDI:KIBRIS'I VE ANTALYA- ALANYA'YI TEHDİT EDİYOR
Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş, Kıbrıs adası genelinde hissedilen deprem sonrası dikkat çeken uyarılarda bulundu.
Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Bektaş, Kıbrıs- Antalya dalma, batma zonuna ait fay oldukça gerilmiştir. Kuzeyde 2020'den beri devam eden Antalya Körfezi depremleri, güneyde 2025'te oluşan Kıbrıs deprem kümesi karşılıklı olarak Kıbrıs'ı ve Antalya- Alanya'yı tehdit ediyor" ifadelerini kullandı
Karadeniz açıklarında 4.1 büyüklüğünde korkutan deprem The New York Times'dan İstanbul için korkutan uyarı! 'Süper deprem yaklaşıyor' Dünyanın konuştuğu fotoğraflar! Trump, Epstein kurbanları ile yan yana
Kaza, Çarşamba günü öğle saatlerinde ilçeye bağlı Arapçeşme Mahallesi Şehit Oktay Kaya Caddesi’nde meydana geldi. Okuldan çıkıp eve giderken yolun karısına geçm...
Kaza, Çarşamba günü öğle saatlerinde ilçeye bağlı Arapçeşme Mahallesi Şehit Oktay Kaya Caddesi’nde meydana geldi.
Okuldan çıkıp eve giderken yolun karısına geçmeye çalışan ilkokul 4’üncü sınıf öğrencisi Miraç İslam Efe’ye, H.T. yönetimindeki 41 T 8279 plakalı işçi servisi minibüsü çarptı.
İhbar üzerine kaza yerine sevk edilen ambulans ile Gebze Fatih Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ağır yaralı Miraç İslam Efe, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
Gözaltına alınan ve emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen servis minibüsü şoförü H.T., çıkarıldığı mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Minibüsün, Miraç’a çarptığı anın güvenlik kamera kayıtları ortaya çıktı. Kamera kaydında, caddeden karşıya geçen Miraç’a minibüsün çarptığı anlar yer aldı.
Son dakika: Asgari ücrette ilk toplantı sona erdi! İkinci toplantı için tarih belli oldu Son dakika... Ukrayna'da Türk gemisine saldırı! Dışişleri'nden açıklama geldi
Dehşet veren olay 8 Aralık’ta saat 10.00 sıralarında Melikgazi ilçesi Köşk Mahallesi Eser Sokak'taki 14 katlı binada meydana geldi. Emekli başçavuş İlhan Şahan,...
Dehşet veren olay 8 Aralık’ta saat 10.00 sıralarında Melikgazi ilçesi Köşk Mahallesi Eser Sokak'taki 14 katlı binada meydana geldi. Emekli başçavuş İlhan Şahan, ayrı yaşadığı boşanma aşamasındaki eşi emekli hemşire Yasemin Şahan’ı öldürmek için yaşadığı eve gitti. Binaya girdiği esnada karşılaştığı apartman görevlisinin eşi Melek Gül ile tartışmaya başladı. Gül’ü yanındaki bıçakla ağır yaralayan İlhan Şahan, daha sonra eşinin yaşadığı daireye çıktı. Baltayla kapıyı kırmaya çalışan İlhan Şahan, kapının açılmaması üzerine olay yerinden kaçtı. İhbarla adrese sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralanan 2 çocuk annesi Melek Gül, kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı.
KATİL EMEKLİ BAŞÇAVUŞ TUTUKLANDI
Kaçan İlhan Şahan ise jandarma ekiplerine teslim olarak emniyete sevk edildi. Gözaltına alınan İlhan Şahan, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öldürülen Melek Gül ise memleketi Kahramanmaraş'ta toprağa verildi. Yasemin Şahan’ın geçen yıl haziran ayında, yaşadıkları kavga sonucunda kadın sığınma evine gittiği, eşinden şikayetçi olduğu belirtildi. Daha sonrasında küçük oğlunu da yanına alan Yasemin Şahan’ın birkaç gün sonra eşin uzaklaşmak için Kıbrıs’a taşındığı belirtildi. İlhan Şahan’ın bu süre içinde de Yasemin Şahan’a telefondan tehdit mesajları attığı ortaya çıktı. Eşinin adresini bulup Kıbrıs’a giden İlhan Şahan’ın, şikayet sonucu 4 ay hapis yattığı öğrenildi. Bu yıl haziran ayında yeniden Kayseri’ye taşınan Yasemin Şahan, ağustos ayında kocasının yeniden kapısına gelmesi üzerine 6 aylık uzaklaştırma kararı aldırttığı, bu süre içinde İlhan Şahan’ın kayınvalidesinin kafasını çekiçle yaralayıp darbettiği ve 2 ay hapis yattığı bildirildi. İlhan Şahan'ın 4 ay önce binaya girdiği de güvenlik kameralarına yansırken, eşine attığı tehdit içeren ses kayıtları da ortaya çıktı.
‘TELEFONUMU KOPYALADI MESAJLARI KENDİ TELEFONUNA DÜŞÜYORDU’
Yasemin Şahan, cinayetin meydana geldiği Melikgazi ilçesindeki apartmanda bulunan evinde yaşadıklarını DHA muhabirine anlattı. Öldürülmekten şans eseri kurtulan Yasemin Şahan, “Cinayet zanlısı, boşanma aşamasında olduğum İlhan Şahan, bana yıllardan beri zulmediyordu, işkence ediyordu. Beni hep çocuklarımı öldürmekle tehdit ediyordu. Evime kamera yerleştirdi. Telefonumu kopyalayarak gelen aramalar mesajlar kendi telefonuna düşüyordu. O şekilde de takip ediyordu. Bir gün yaşadığımız tartışma sonrası telefonumun SIM kartını çıkarıp evden ayrılmış. SIM kartımın olmadığını fark edince polisi aradım. Polisi bilgilendirdim, polis geldi. Emniyete gittim, ifademi verdim. Kendisinden şikayetçi oldum. Bu olay 9 Haziran 2024 tarihinde oldu. Sığınma evine gitmek istediğimi söyledim. Sığınma evine gittim. Kendisine 2 ay uzaklaştırma kararı çıkartıldı. Sonra yurt dışındaki oğlumla irtibata geçtim. Durumu anlattım. Yurt dışındaki oğlum da o gün tesadüfen kendisinin yıllar öncesi birlikte çalıştığı, kendisini öz kardeşi gibi gören değer veren ağabeyi oğlumu aramış. Oğlumun ses tonundan iyi olmadığını anlayıp durumu anlatmasını istemiş. Kendisi bizi hiç tanımadığı halde hemen o anda bana ve küçük oğluma yardımcı olabileceğini Kıbrıs'a gitmemizi söylemiş. 10 Haziran 2024 tarihinde bu görüşme sonrası sığınma evinden çıkma kararı aldım” diye konuştu.
‘ÇOCUĞUMUN KİMLİK KARTINI İPTAL ETTİRDİ’
Kıbrıs’a taşındıklarını ve orada da eşinin kendilerini rahatsız ettiğini anlatan Yasemin Şahan, “Biz orada telefon numaralarımızı değiştirdik. Adresimi, telefon numaramı hiç kimseye bildirmedim. Ailemin dahi haberi yoktu. Sadece üç kardeşim biliyordu. Başka hiç kimseyle görüşmüyordum. Bizim telefon numaralarımıza, evimizin adresine ulaşmış, bize yardımcı olan insanların telefon numaralarını bulmuş, onlara ulaşmış. Onları da tehdit etmeye başladı. Bize Kıbrıs'ta da elinden gelen bütün zorlukları gösterdi. Hayatımı zorlaştırmaya çalıştı. Benim banka kartımı iptal ettirdi. Çocuğumun eğitimini engellemek için Türkiye'den kaydını aldığımız halde Türkiye'de sınıfta kalmasını sağlamaya çalıştı. Üniversite sınavına giriş işlemlerini yapacağımız zaman çocuğumun kimlik kartını iptal ettirdi” dedi.
‘SÜREKLİ ÖLÜM TEHDİTLERİ GÖNDERİYORDU’
İlhan Şahan’ın geçen nisan ayında yurt dışı çıkış yasağı olduğunu söyleyen Yasemin Şahan, “Zaten ondan dolayı güvende olacağımız düşüncesiyle Kıbrıs'a oğlumu alıp gitmiştim. Yurt dışı çıkış yasağı kaldırılınca bizim evimize, kapımızın önüne geldi. Bana zaten sürekli ölüm tehditleri gönderiyordu. Bunların hepsini ben polise sundum. Bu ölüm tehditlerinden dolayı mahkemeye çıkartıldı. Kendisine 7 ay ceza verildi. Daha sonra biz şartlarımızı ayarlayarak tekrardan Türkiye'ye dönüş yaptık. Kendisi 22 Ağustos 2025'te kapımızın önüne geldi. Ben bu esnada avukata başvurmuştum. 6 aylık uzaklaştırma tedbir kararım çıkartılmıştı. Ben sürekli buraya geldiğimden itibaren haftada bir ya da iki gün sürekli polisi arıyordum. Uzaklaştırma kararını ihlal ettiğinden dolayı sürekli şikayetçi oluyordum. Fakat şikayetlerimin neticesinde hiçbir şekilde kendisine bir cezai yaptırım uygulanmadı” ifadelerini kullandı.
‘ANNEMİ ÖLDÜRME MAKSADIYLA SALDIRDI’
Bütün yaşadıklarını komşularıyla paylaştığını belirten Yasemin Şahan, “Kendisinin durumu hakkında komşularımı hep bilgilendirdim. Zaten komşularım da sürekli polislerin gelip gittiğini biliyordu. Bu şahsın ne derece psikopat olduğunu komşularım da anlamıştı. Annemi de darp etti. Annemin yaşadığı eve bıçak ve çekiçle girerek hiç konuşma fırsatı bile vermeden annemi öldürme maksadıyla saldırdı. Annemin kafasını üç yerinden yardı. Ondan dolayı cezaevine girdi. Benim bu kadar şikayetime rağmen, hiçbir şekilde bir cezai yaptırım uygulanmadı kendisine. Sadece Kıbrıs'ta ki yaptığı girişimden dolayı 4 ay Kıbrıs'ta, anneme yaptığı saldırıdan dolayı 2 ay cezaevinde hapis yattı. Olay günü 08.45’de evimde oturmuş televizyon izliyordum. Birden elektriklerin kesildiğini fark ettim. O esnada kendisinin geldiğini hissettim. Bina kapısını açıp kontrol ettim. Binada elektrik var mı diye. Elektriğin olduğunu fark ettim ama o esnada da kata asansörün geldiğini fark ettim” dedi.
‘BALTAYLA KAPIYA SALDIRMAYA BAŞLADI’
Kapıyı hızlıca kapatıp, kilitlediğini aktaran Şahan, şöyle devam etti:
"Ben kilitler kilitlemez baltayla kapıya saldırmaya başladı. ‘Uzaklaş git polisi arıyorum’ diye seslendim. Bağırdım. Ona rağmen hiçbir şekilde durmaksızın yine baltayla kapıya vurmaya devam ediyordu. Oğlum geldi sese. Oğlum da aynı şekilde seslendi. ‘Git buradan uzaklaş, polisi arıyoruz’ dedi. Yine uzaklaşmadı kapının önünden. Yani bayağı bir kapıyı kırmak için mücadele verdi. Sonrası kapıyı kıramayacağını anlayınca bizim de polise haber verdiğimizi anlayınca uzaklaştı. Polisler geldiler. Ben bu esnada bina içerisinde neler olup bittiği hakkında hiçbir şekilde bilgim yoktu. Melek Gül'ün yakınları geçmiş olsuna geldiler. Acımızı paylaştık karşılıklı. Onlar kendisinin emniyette verdiği ifadeyi bana söylediler. Eşim, buraya gelmeden önce görevliyi arayıp hediye getireceğini söylemiş. O da hanımının evde olduğunu, eve bırakmasını söylemiş. O şekilde kapıyı açtırmış. Hanıma da beni aramasını, aşağı çağırmasını söylemiş. O da bizim mevzulardan haberdar olduğu için ‘Ben çağıramam ağabey’ demiş. Bunun üstüne sinirlenmiş, Melek Hanım'a saldırmış. Melek Hanım'a saldırdıktan sonra benim dairemin önüne gelip baltayla kapımızı kırmaya çalışmış.”
Adana'da şoke eden olay! Canlı yayında intihar etti: O zaman kafama ateş ederim'MELEK HANIM VE AİLESİ ADINA ÇOK ÜZGÜNÜM'
Eşi İlhan Şahan'ın, binaya elinde bir çantayla girdiğini aktaran Yasemin Şahan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gelirken de zaten bizi öldürmek için bütün malzemeleri getirmiş. Bana söyledikleri kadarıyla kelepçe, ağzımı tıkamak için bir bez parçası, tırnakları çekmek için pense, ip vardı. Melek Hanım ve ailesi adına çok üzgünüm. Bunların yaşanmasını gerçekten istemezdim. Polisin müdahale etmesi için bir masum kadının öldürülmesi mi gerekiyordu? Cinayet 9 Aralık 2025 tarihinde yapıldı. Ben de o gün mağdurdum. Zaten gelen kişi beni öldürmeye gelmişti. Ben de ölebilirdim çocuğumla birlikte. Ben onun psikolojisini Melek Hanım'ın çocuklarının ve eşinin acısını yaşarken bina yönetimi kendi aralarında karar vermişler. 11 Aralık 2025 tarihinde henüz 18 yaşına giren oğlumu 40 tane erkek karşılarına alarak ‘binadan çıkmanızın kararını verdik, en kısa zamanda sizin iyiliğiniz için bu binadan ayrılın’ diye oğluma bildirmişler. Ben bu kadar işkence gördüğüm, bu kadar kötü anıların olduğu bir eve zaten gelmek istemezdim. Benim maddi olanaklarım elvermediği için zaten ben bu binaya geldim. Ben 19 aydan beri boşanma aşaması içerisindeyim. Ben buradan Kıbrıs'a gittiğimde şahıs İlhan Şahan evi satmamam için evime şerh koydurmuş. Evim satılabilir ya da kiraya verilir pozisyonda bile değil. Ben ondan dolayı zaten bu evden çıkamıyorum. Zaten kötü anılar yaşadığım eve hiçbir zaman gelmek istemezdim.”
Meteoroloji'den hafta sonu hava durumu raporu: Bu gece ve sabah saatlerine dikkat!
Galatasaray MCT Technic, Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi'nde 11. haftanın açılış maçında Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basket'i 98-89 mağlup etti.
Liverpook Teknik Direktörü Arne Slot ile Mohamed Salah'ın yaptığı görüşmenin ardından Mısırlı yıldız, Brighton maçının kadrosuna alındı.
AFAD depremi sosyal medyadan böyle duyurdu; #DEPREMBüyüklük:4.1 (Mw)Yer:KaradenizTarih:2025-12-12Saat:20:13:16 TSİEnlem:44.1575 NBoylam:33.20222 EDerinlik:6.07 ...
AFAD depremi sosyal medyadan böyle duyurdu;
#DEPREM
— AFAD Deprem (@DepremDairesi) December 12, 2025
Büyüklük:4.1 (Mw)
Yer:Karadeniz
Tarih:2025-12-12
Saat:20:13:16 TSİ
Enlem:44.1575 N
Boylam:33.20222 E
Derinlik:6.07 km
Detay:https://t.co/QZwSrD1KQ0@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi
Trendyol Süper Lig'in 16. haftasında yarın deplasmanda Antalyaspor ile karşılaşacak olan Galatasaray, Antalya'ya geldi. Havalimanından konakladıkları otele geçe...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Uluslararası Barış ve Güven Forumu"na katılmak üzere gittiği Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'taki temaslarının ardından Tü...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Uluslararası Barış ve Güven Forumu"na katılmak üzere gittiği Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'taki temaslarının ardından Türkiye'ye döndü.
İlginizi ÇekebilirCumhurbaşkanı Erdoğan'ı "TUR" uçağıyla geldiği Atatürk Havalimanı'nda, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir ve diğer yetkililer karşıladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım da İstanbul'a geldi.
ORTAK TARİH VE KÜLTÜR
İletişim Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkmenistan temaslarının ardından paylaşımda bulundu;
Türkiye ile Türkmenistan, ortak tarih ve kültürden beslenen güçlü bir kardeşlik üzerine inşa edilmiş ilişkilerini kararlılıkla ilerletmektedir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, ata yurdumuz Türkmenistan’a gerçekleştirilen ziyarette, iki ülke arasındaki kardeşlik bağları ve iş birliği alanları kapsamlı şekilde ele alınmıştır.
Aşkabat'ta düzenlenen Uluslararası Barış ve Güven Forumu, bölgesel ve küresel düzeyde barışa, istikrara ve yapıcı diyaloğa katkı sağlayacaktır.
Türkmenistan'da diplomasi trafiği! Erdoğan ile Putin görüştü Meteoroloji'den hafta sonu hava durumu raporu: Bu gece ve sabah saatlerine dikkat!Türkiye ile Türkmenistan, ortak tarih ve kültürden beslenen güçlü bir kardeşlik üzerine inşa edilmiş ilişkilerini kararlılıkla ilerletmektedir.
— T.C. İletişim Başkanlığı (@iletisim) December 12, 2025
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, ata yurdumuz Türkmenistan’a gerçekleştirilen ziyarette, iki ülke… pic.twitter.com/n2RgzxUi2c
*Tam metin içeriği, kaynak sitenin yapısının değişmesine bağlı olarak eksik gelebilir.
Yorumlar (0)
Yorumunuzu Ekleyin